İsim Değişikliği

İsim Koyma Hakkı

Hukukumuza göre çocuğun ismini koyma hak ve yetkisi, anne ve babaya aittir. Eski Medeni Kanunda da durum bu şekildeydi ancak anne ve babanın isim konusunda uzlaşamaması halinde, babanın fikrine üstünlük tanınır ve çocuğun ismini baba koyardır. Yeni Medeni Kanunun 339/fıkra 5 hükmüne göre çocuğun adını anne ve baba koyar diyerek babaya tanınan üstünlükten vazgeçilmiştir.

Buna karşın çeşitli sebeplerden dolayı bazen isim değiştirmek söz konusu olmaktadır. Örneğin çocuk adını beğenmiyor olabilir, isim kimlikte yanlış yazılmış olabilir veya çevresindeki ismi ile kimlikteki isim aynı olmayabilir. Bu sebepler çoğaltılabilir.

İsim değişikliği davası nedir?

İşte isim değiştirme davası, adını değiştirmek isteyen vatandaşların başvurması gereken yargı yoludur. E-devlet üzerinden yapılan başvuru ile isim değişikliği uygulaması, Aralık 2022 tarihinde sona ermiştir. İsim değiştirme davasında talebin yeniden görülmesi için kanunda yer alan haklı sebeplerden biri aranır. İsim değiştirme talebinin haklı bir gerekçeye dayanmaması halinde, dava reddedilir.

İlaveten, ismin içinde Türk alfabesinde bulunmayan bir harfin varlığı halinde de dava reddedilir. 1928 tarihli 1353 sayılı Kanunda, alfabede bulunan harfler tek tek belirtilmiştir. Bu sebeple, örneğin adını Xezal ( Ceylan) olarak değiştirmek isteyen bir vatandaşın davası, X harfinin alfabede bulunmamasından dolayı, reddedilir.  Bu konuyla alakalı AYM ‘ye yapılan başvurular mevcuttur. Bu konuda genel kanı, resmî alfabede yer almayan harfleri içeren ve resmî kütüklere kaydı gereken isim gibi bilgilerin söz konusu ismin kaynak dildeki telaffuzunu bozmadan ve bu suretle ismin anlamını ve tercih edilme nedenini sorgulamadan resmî dile en yakın biçimde uyarlanarak aktarılmasını öngören fonetik aktarıma uygun şekilde harf değişikliğinin yapılmasıdır.

Kimler açabilir?

İsim Değişikliği Davası‘nda adını haklı nedenlere dayanarak değiştirmek isteyen kişi bu haklı nedenleri ispat etmek zorundadır. Davacı bu hususta tanık gösterebileceği gibi başka bir isimle tanındığını ispatlayacak her türlü delili mahkemeye sunabilir. Örneğin Nüfus kaydında yer alan isim ile iş arkadaşları ve sosyal çevresi tarafından bilinen ismi farklı olan kişi sosyal medya hesapları ya da tanık beyanları ile bu hususları ispatlayabilir.

İspat Hususu

Türk Medeni Kanunu’na göre isim değiştirmek isteyen kişinin öncelikle bu talebini hukuki hale getirebilecek haklı bir nedeni olmalıdır. Peki bu haklı neden nedir? Kanun haklı nedenin ne olabileceğini tek tek saymamıştır. Dolayısıyla haklı nedenlerin neler olabileceği, somut olaya göre ortaya çıkmaktadır. Yargıtay’ın verdiği kararlar, bunlarla sınırlı olmamakla birlikte, haklı nedenlerin neler olabileceğini bizlere göstermektedir. Örneğin:

  • Kişinin, akrabaları ve/veya çevresi tarafından farklı adla tanınması, çağrılması,
  • Kişinin adının gülünç olması,
  • Toplumsal ahlak kurallarına aykırı olması,
  • Söylenmesinin güç olması,
  • Kişinin benimsemediği dinin değerlerini taşıması,
  • İsmin, bir suçla ya da kötü bir olayla bağlantılı olması.

Yukarıda belirtildiği üzere isim değişikliği davasının mutlaka bu sebeplerden birine dayanarak açılması gerekmez. Hukuken kabul edilebilir haklı bir nedenin olması yeterlidir.

Scroll to Top